Yücelciler idam edilişlerinin 70. yıl dönümünde Üsküp’te anıldı

Eski Yugoslavya’daki komünist rejim tarafından idam edilen dört Yücel Teşkilatı mensubu, “Bir Direniş Destanı” konulu konferansta anıldı
.

ÜSKÜP – Eski Yugoslavya’daki komünist rejim tarafından idam edilen dört Yücel Teşkilatı mensubu, ölümlerinin 70. yıl dönümünde Makedonya’nın başkenti Üsküp’te düzenlenen “Bir Direniş Destanı” konulu bilimsel konferansla anıldı.

Makedonya Türk Sivil Toplum Teşkilatları Birliği (MATÜSİTEB) tarafından düzenlenen konferansa, Türkiye’nin Üsküp Büyükelçiliğini temsilen üçüncü katip Cemile Burcu Kalender Demirdügen ve Ahmet Demirdügen, Eğitim Müşaviri Selim Mutlu, ülkedeki Türk kurum ve kuruluşlarının temsilcilerinin yanı sıra vatandaşlar katıldı.

Konferans kapsamında moderatörlüğünü Kalkandelen Devlet Üniversitesi Şarkiyat Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Süleyman Baki yaparken, Uluslararası Balkan Üniversitesi Rektör Yardımcısı Doç. Dr. Şener Bilal, Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Halim Çavuşoğlu, Makedonya Anayasa Mahkemesi üyesi Salih Murat ve gazeteci-yazar Avni Abdullah birer konuşma gerçekleştirdi.

MATÜSİTEB Başkanı Hüsrev Emin, konferans öncesinde gazetecilere yaptığı açıklamada, Yücel Teşkilatının fedakarlıklarını, ödedikleri bedeli daha iyi anlamak ve anlatabilmek için konferansı düzenlediklerini söyledi.

Yücel Teşkilatının 4 mensubunun 1948’de idam edilmesiyle özellikle 1952 ve 1956 yılları arasında Makedonya’daki Türk halkının göç ettiğini anımsatan Emin, “Makedonya’da Türklük davası varsa biz onlara borçluyuz.” dedi.

Sivil Toplum Kuruluşları, hukuk ve akademisyenler olarak Yücelcilerin iade-i itibarı için çalışmalar başlatmaları gerektiğini söyleyen Emin, ilerleyen dönemde konuyla ilgili girişimlerinin olacağını kaydetti.

Uluslararası Balkan Üniversitesi Rektör Yardımcısı Doç. Dr. Şener Bilali de Yücelcilerin sadece Makedonya için değil aynı zamanda Balkanlarda yaşayan tüm Türk unsuru için bir misal teşkil ettiğini ifade etti.

Yücel hareketi, Tito’nun kontrolünde kurulmuş Yugoslavya rüyasının kabusa dönüştürülmesi hareketi olduğunu belirten Bilali, “Çünkü Tito’nun kurmuş olduğu kardeşlik ve birlik rüyası Yücel Hareketi ile ve buna benzer hareketlerle realite olmadığını gösterdi. Bu hareket isyankar bir hareket değildir. Balkanlarda ve daha spesifik olarak Makedonya’da yaşayan Türklerin varlığını ve bu bölgede yaşamlarını sürdürebilmesi için gerekli ve belki de geç kalınmış bir harekettir.” diye konuştu.

Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Halim Çavuşoğlu ise “Haksızca ve hadsizce idam edilmişlerdir. Dolayısıyla geleceğe ilişkin bu süreç çok uzamadan muhakkak itibarlarının iade edilmesini ve 70 yıldır gösterilmeyen defnedildikleri yerin gösterilmesini de arzu ediyoruz. Dileğimiz ve umudumuz budur.” ifadesini kullandı.

Yücelciler Hareketi

Makedonya’da yaşayan Müslüman Türkler, 1937’de milli ve manevi değerlerini, örf ve adetlerini korumak ve yaşatmak üzere toplanmaya başladı.

1945’te teşkilata “Yücel” ismi verilirken, başkanlık görevini Üsküp’teki Ataullah Efendi Medresesinde tahsil yapan, daha sonra Mısır’daki El Ezher Üniversitesine giderek fıkıh, kelam, tasavvuf ve Batı felsefesi alanlarında eğitim gören Şuayb Aziz Efendi üstlendi.

Eski Yugoslavya’daki bütün milliyetçi teşkilatların ortadan kaldırılma çabalarıyla 1947 ağustos ayında 16 kişi tutuklanarak yargılanmaya başlandı.

Mahkeme, 25 Ocak 1948’de dört teşkilat mensubu hakkında idam kararı verdi. Şuayb Aziz, Adem Ali, Ali Abdurrahman ve Nazmi Ömer 27 Şubat 1948’de kurşuna dizildi. Diğerleri ise ağır hapis cezalarına çarptırıldı.

(AA) Dzihat Aliju

tr_TRTürkçe